Bugun sizlerle cocuk psikolojisi uzerene bir yazi paylasacagim. Cocuklarimiz buyumeye basladikca merak ve istekleride yasla birlikte dogru orantili degismeye baslar. Bu degisikliklerden bir taneside cinselliktir.
Asagida yer alan yazimizda cocukluk doneminde cinsellik ve cocugumuza verebilecegimiz cinsel egitim ile ilgili aciklamali bilgileri bulabilirsiniz.
Cinsellik; sağlıklı bir insan profilinde önemli bir yer tutar. Cinselliğin temeli çocukta verilen eğitimlerle atılır. Çocuğun kendi bedenini keşfetme süreci ile başlayan cinsellik oyunlarla devam eder. Bir çok anne – baba çocuğun cinselliği çağrıştıran davranışları ile karşılaştığında ne yapacağını bilememekte ve bu davranışları yetişkin cinselliği ile karıştırmaktadır. Oysa ki çocuk cinselliği yetişkin cinselliğinden tamamen farklıdır ve çocuğun gelişiminde normal bir süreç olarak değerlendirilir.
Cinsel eğitim de anne babaların öncelikle bilmesi gereken şey; sakin olmak ve bu keşfin doğal bir süreç olduğunu kabul etmektir.
Cinsel keşifler 2 yaş dönemi ile birlikte artar. Bu dönemde; hareketlenen çocuğun bezlenme ve tuvalet eğitimi sürecinde cinsel organına dokunması ve bu dokunuşlarda hoşa giden farklı duygularını keşfetmesi ile başlar. Oyunlarında başta rastlantısal olarak başlayan bu davranış sonra bilinçli dokunuşlarla sık olarak tekrar edebilir. Bu davranışın engellenmeye çalışılması çocuğun dikkatini daha çok çeker ve merakını arttırır. Özellikle de 2 çocuğunun inatlaşma özelliği ile bu davranışın pekişmesi sağlanır. Sürekli yapılacak uyarılar çocuğun kendini suçlu hissetmesine ve hata yaptığı düşüncesine kapılmasına neden olabilir.
Bu davranış tekrarının çok fazla olduğu gözlendiğinde; çocukta bazı stresel faktörlerin varlığı düşünülebilir. Bu davranış doğal bir süreç olarak kabul edilse de sıklığı önemlidir. Yalnız kalan, canı sıkılan, oyun arkadaşı bulamayan, sürekli olarak engellenen, beslenme – tuvalet eğitiminde baskı yapılan ve içe dönük yapıdaki çocuklarda bu davranış daha sık gözlemlenir. Bu nedenlerin tespit edilerek anne baba tarafından gerekli önlemlerin alınması gerekir. Uyku dönemlerinde de bu davranışların sıklığının arttığı gözlemlenmektedir. Bu nedenle önerimiz; özellikle de bu dönemde çocuğun uykusu gelmeden yatağına yatırılmaması veya uykuya dalana kadar yanına kalınmasıdır.
3-5 yaş aralığında cinsel bilgiler çocuklar tarafından daha çok öğrenilmek istenir. Soru kime sorulursa o kişi cevap vermelidir. Bir kız çocuğu babaya soru yönelttiğinde “Annene sor” gibi bir yönlendirme çocukta olumsuz bir izlenim yaratacaktır.
“Ben nasıl doğdum? Bebekler nasıl dünya gelir? Okuldaki arkadaşımın neden pipisi yok? Neden o ayakta tuvaletini yapıyor?”
Bu sorular, kesinlikle cevapsız bırakılmamalıdır. Cevaplar çocuğun anlayabileceği bir dilde ve yaşına uygun olmalıdır. Çocuk cinsel eğitim kitaplarındaki kadın ve erkek bedenlerini birlikte inceleyebilirsiniz. Cinsel organları bilimsel isimleri ile tanımlayabilirsiniz. Sorulan soruya şaşırdıysanız, nasıl cevap vereceğinizi bilemediyseniz bunu hissetmemesine özen gösterin. Sizin her tepkinizi izlediğini unutmayın. Doğal davranışlarınız ve rahat açıklamalarınızla cinselliğin normal bir süreç olduğunu öğrenecektir. Arkadaşları ile oyunlarında birbirlerinin cinsel organlarını tanımaya çalıştıklarını görebilirsiniz. Oyunlarında karı - kocacılık, sevgili olma, öpüşme vb. davranışlar sizi şaşırtmasın. Bu oyunlarına kızarak ve ayıplayarak tepki göstermemelisiniz. Ona arkadaşı ile nasıl oyun oynaması gerektiğini sakince açıklayın. Bazı şeyleri merak etmesinin doğal olduğunu, arkadaşının ve kendisinin cinsel organının kendilerine özel olduğunu, sadece doktorunun ve acıdığında anne – babanın dokunabileceğini anlatabilirsiniz. Kendinizden de örnekler vermeniz onu rahatlatabilir.
Anne – babanın cinsel organı ve cinsel yaşam ile ilgili merak da başlayabilir. Anne, baba tuvalete gittiğinde, banyo yaparken onları gizlice izlemeye çalışabilir. Burada cinsel yaşamla ilgili bilgi vermek yerine bunun anne babaya özel olduğunu ifade etmek yararlı olacaktır. Ayrıntılı bilgiler bu yaştaki bir çocuğun kafasını karıştırabilir. Bu tür soruları önlemek için anne – baba ya da daha büyük kardeşlerin evde çıplak dolaşmalarının engellenmesi, birlikte banyo yapılmaması ve aynı yatakta yatılmaması gereklidir. Bu nedenle bir çok aileye birlikte yatmalarının sakıncaları üzerinde önemle durmaktayız. Sabahleyin yapılan yatak buluşmaları ile birlikte yatma özleminizi giderebilirsiniz.
Çocuk, rastlantısal bir şekilde anne ya da babayı çıplak görürse hemen kaçılmamalı, sakince örtünülerek kadın ya da erkeğin vücudunun büyüdükçe değişebileceğinden bahsedilmelidir. Anne – babanın cinsel yaşamlarındaki gizliliğe önem vermesi gerekmektedir. Cinsel aktiviteye tanık olan bir çocuk bu süreci zihinsel olarak algılamayacağı gibi endişeler de yaşayacaktır. Sürekli kaçınmak ve gizlenmek gibi çabalara da dikkat etmek gerekir. Bu davranışlar çocuğun merakını daha çok arttırabilir. Anne – babanın birbirine sarılması, öpmesi gibi davranışların çocuk yanında yapılmasında bir sakınca yoktur. Bu sadece anne babanın birbirini sevdiğini gösteren bir davranıştır ve çocuğun duygusal gelişimini aksine olumlu etkileyecektir.
Çocuk ile ailenin iletişimi çok önemlidir. Sağlıklı bir iletişim yolu ile sağlıklı bir cinsel eğitim verilebilir. Cinsel eğitim; anne – baba tarafından her yaşa uygun bir şekilde verilmelidir. Zamanında yeterli bilgi verilmeyen çocuklar daha farklı - gizli ve tehlikeli yollardan meraklarını gidermeye çalışabilir. Bu yanlış öğrenmeye neden olur. Çocukluk döneminde sağlıklı atlatılan bir cinsel gelişim ergenlik ve yetişkinlik dönemindeki cinselliğin temelini oluşturacaktır. Ergenlik dönemindeki cinsel gelişim değişen bedenin de varlığı ile çok daha zordur. Ergenlik döneminden önceki cinsel bilgilendirmeler de büyüme sürecindeki çocuk için çok önemlidir.
Çocuğunuza vereceğiniz cinsel eğitim sürecinde kendiniz yetersiz hissettiğinizi düşündüğünüzde ve ne yapacağınızı bilemediğinizde bir uzman danışmanlığı alabilirsiniz.
Kaynak: GebelikveAnnelik.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder